Doğru Bir Direksiyon Ders Programında Hangi Eğitimler Olmalıdır

Doğru Bir Direksiyon Ders Programında Hangi Eğitimler Olmalıdır

Özel direksiyon dersi direkt trafikte kontağı aç. Aracı çalıştır. Gaza bas debriyajdan ayağını çek hadi gidelim şeklinde değil. Doğru programlanmış kişiye özel bir ders akışı olmalı ve aşağıdaki konular ders programında mutlaka olmalıdır.

1- Güvenlik açısından önemli olan doğru koltuk ayarı

2- Güvenlik açısından doğru ayna ayarı

3- Yakıt tasarrufu ile araç kullanmak.

4- Motor ve araç mekaniğini en az sürtünme ile kullanmak

5- Sarsıntısız doğru hızlanma.

6- Güvenli şekilde aracı durdurma.

7- Araç vites değişimi, doğru devirlerde doğru viteste araç kullanma. Vites ve şanzıman mantığı. Vites ve motor gücü arasındaki bağlantı.

8- Yokuş aşağı iniş teknikleri. Yokuş aşağı aracı durdurma teknikleri

9- Ayna kullanma eğitimi. Hangi hamlede hangi ayna kullanılmalı. Ayna kullanma sıklığı ve tekniği. Kaç saniye fasılalarla aynaya bakılacağı

10- Ayna kör noktalarına karşı önlem ve tedbirler

11- Yol çizgileri, anlamları ve yol çizgileri ile güvenlik arasındaki bağlantı

12- Uygun şerit tercihi ve kullanımı

13- Güvenli şerit değiştirme teknikleri
14- Güvenli Viraja girme eğitimi. Sürtünme katsayısı merkez kaç kuvveti ve aracın öz kütlesi arasındaki ilişki
15- Yokuş kalkış şekilleri. Yarım debriyaj ile yokuş kalkış tekniği. El freni ile yokuş kalkış tekniği. Seri kalkış ile yokuş kalkış tekniği. Hangi zamanlarda hangi kalkış tekniğinin yapılacağı

16- Geri manevranın yapılış şekilleri. Geri manevralarda ayna kullanma teknikleri. Geri manevra yaparken dönüş yapma teknikleri.
17- Takip mesafesi Takip mesafesinin önemi. Takip mesafesi hesaplama. Takip 18-

mesafesine uyulmaması halinde oluşacak riskler

18- Park etme, Paralal ve L park teknikleri.
19- Dar sokak dönüşleri. Genel dönüş teknikleri

20- Araç teknik detay ve özellikleri. Gösterge paneli işaretleri anlamı ve önemi..
21- Trafik işaretlerinin anlamı

Ehliyet Almak Araç Kullanmak İçin Yeterli midir

Ehliyet Almak Araç Kullanmak İçin Yeterli midir

Araç kullanmak için asal zorunluluk ehliyet alma şartıdır. Yasal olarak ehliyeti olan kişi araç kullanmaya da ehildir. Peki reel gerçeklik ve olağan hayat akışı da böyle mi. Ehliyetinizi aldınız. Gerçekten de araç kullanabilecek misiniz. Siz bu işe ehil misiniz. En önemlisi de kendinize araç kullanmaya ehil hissediyor musunuz.

Mevcut yasal mevzuatımız bir takım eksiklikler nedeniyle ehliyet sahibi olmanız sizi araç kullanmaya ve trafiğe çıkmaya hazır hale getirmiyor.  Tam manasıyla aktif bir şoför olmak için, güvenli bir sürüş yapmak için kendinizin ve başkalarının can ve mal güvenliğini tehlikeye atmamak için detaylı ve profesyonel bir eğitimden geçmek zorundasınız.

Öncelikle yeterli güvenlik donanımlarına sahip ders aracıyla disiplinli bir proğram ile ders almalısınız. Sürüş yeteneğiniz belirli bir seviyeniz üzerine geldikten sonra var ise kendi aracınız ile ve profesyonel bir eğitimcinin desteğiyle genel tekrar yapmalısınız.Kendinize ait aracınız henüz yok ise araç aldıktan sonra trafiğe çıkmadan önce profesyonel bir eğitimcinin desteğini almalı kendi aracınızla da eğitimi tamamladıktan sonra aktif trafiğe çıkmalısınız. Tüm bu eğitim programları da bittikten sonra en az 3 ay boyunca kendinizin acemi bir sürücü olduğunuzu peşin kabul etmeli ve ona göre daha dikkatli olmalısınız.

Özel direksiyon dersi hocasını seçerken mutlaka dalında uzman ve en önemlisi de bu işi ek gelir olarak değil tek meslek olarak yapan hocalar tercih edilmelidir.

Hoca seçimi yapılırken mutlaka ders programı sorulmalı, ders güzergahları hakkında ön bilgi alınmalıdır.

Özel direksiyon dersinde dersten önce öğrenci seviyesini tespit eden bu tespit sonucunda kişiye özel ders programı yapan hocalar tercih edilmeli. En önemlisi de ders mutlaka boş ve trafiğe kapalı alanda başlamalı. Kolaydan zora doğru artan zorlukla devam eden bir program tercih edilmelidir.

Trafik Işıkları

TRAFİK IŞIKLAIRINI FARKLI BİR PENCEREDEN OKUMAK

Gündelik hayatta olağan hayat akışındaki bir çok doğruyu doğru olarak biliriz.ama bu doğruyu yaşamımızda yeteri kadar formüle edemeyiz. Bu doğrulardan birisi de kırmızı ışıkta durulur yeşil ışıkta geçilir doğrusudur. Daha ilk okuldan beri ve gayet faydalı olduğuna inandığımız şekilde bu doğruları öğreniriz. Ancak yeşil ışıkta kurallara uygun şekilde bir aracın kazasında da bu doğru olan bilgide bir takım eksiklikler olup olmayacağını sorgulamayız.

Peki nedir bu mutlak doğrulardaki eksiklik? Hayatın olağan akışı her zaman bize hakkımız olan hakkımızı kullandırmaz. Biz yeşil de geçtiğimiz halde kırmızı ışıkta yola atlayan bir araç hakkımızı gasp edebilir. Eksik bilgide işte tam burada ortaya çıkar.  Bu gerçeklikler bize bu doğru bilgilerimize bir takım tecrübeden kaynaklı bilgiler eklememiz gerektirdiği sonucunu çıkartır.

Öncelikle şunu bileceğiz yeşil ışık ve kırmızı ışık bir kurallar bütünüdür. Bir sonuç çıkartan hükümdür. Kırmızı ışığın netice hükmü emredici bir hükümdür. Yeşil ışık ise emredici hüküm olmayıp bir izin ve musaade  hükmü içerir. Yani daha farklı anlatmak gerekirse kırmızı ışık dur emridir. Hiçbir sorgulama yapmadan yol boş bile olsa bizden başka kimse olmasa bile durmak zorunda olduğumuz olumsuz önerme içeren emredici bir hükümdür. Yeşil ışık ise geçme musadesidir. Sırf yeşil ışığın yanması bizim hayatımızı güvence altına almaz. Yeşil ışık bile yansa yola bakacağız. Kara yolunda güvenliğimizi tehlikeye atan bir tehdit unsuru yoksa, yol güvenliğinden yüzde yüz eminsek geçme musaademizin olduğu anlamına gelir.

Olaya bu pencereden bakarsak hayatımızı ilgilendiren bu kurallar bütününde kendimizin güvenliğini daha çok sağlayabiliriz.

Yeşil ışıkta geçtiği halde bu geçme hakkına tecavüz eden diğer unsurlar nedeniyle oluşan binlerce kaza ve binlerce ölen kişi vardır. Şunu unutmayalım ki trafikte haklı olmak hayatta kalacağımız anlamına gelmez. Hayatımızı kolaylaştıran bu unsurlarda aynı zamanda da hayatta kalmalıyız ki, sevdiklerimiz de bizim hayat ta kalmamızı istiyorlar.

Direksiyon Dersi Araç Kullanmayı Değil Hayatta Kalmayı Öğretir

Direksiyon Dersi Araç Kullanmayı Değil Hayatta Kalmayı Öğretir

Araç kullanmayı bilmeyip de direksiyon dersi almaya karar vermişseniz; bundan amacınız araba kullanmayı öğrenmekse en baştan kaybettiniz. Direksiyon dersi almadan da araç kullanmayı çok iyi bilen milyonlarca insanın olduğunu da biliyor olmanız gerekir.

Direksiyon dersi alma amacınız trafikte yaşamayı ve yaşatmayı öğretmek olmalıdır. Eğitimin genel amacı trafikte hayatta kalmayı öğrenmek, başkalarının da yaşam hakkını korumaktır.

En iyi şoför hayatta kalan ve şofördür başkalarının da yaşam hakkına tecavüz etmeyen şofördür.

İntikal Mesafesi Nedir Fren Mesafesi Nedir Durma Mesafesi Nedir

İntikal Mesafesi (Reaksiyon Mesafesi) Nedir Fren Mesafesi Nedir Durma Mesafesi Nedir

Araçların durma mesafesi aracın fiziksel özellikleri yanında evrensel fizik kurallarına tabidir.

İntikal mesafesinin ana konusu zamandır.  Fren mesafesinin konusu sürtünme katsayısı, maddenin öz kütlesi, atmosfer basıncı, rüzgar yönü gibi birden fazla hususun konusudur.

İntikal Mesafesi (Reaksiyon Mesafesi : Araç kullanırken ayağımızı gaz pedalından çekip fren pedalına götürmemiz için belirli bir zamana ihtiyaç vardır. Bu süre normal sağlıklı bir insan için 0,25 sn dir.  Bu intikal süresi zarfında araç hıza bağlı olarak belli bir mesafe kat eder. Reaksiyon süresi boyunca aracın kat edeceği mesafenin hesabında bir formül geliştirilmiştir. Bu formül Araç hızının 0,30 ile çarpımıdır. Örnek vermek gerekirse 90 km hızla giden bir aracın intikal mesafesi 90×0,30 = 27 metredir. Burada dikkat edeceğimiz husus bu mesafe durma mesafesi değil sadece intikal mesafesidir. Yani ayağımızı gazdan çekip fren pedalına temas anına adar geçecek 0,25 saniye içinde kat edeceği mesafedir.

Fren Mesafesi: Durma mesafesi intikal mesafesini takip eden süreçtir. Frene basılır basılmaz araç durmaz. Aracın durması fizik kurallarına, hareket enerjisi prensiplerine bağlıdır. Etkileyen bir çok etken vardır. Asfaltın yapısı, asfaltın kalitesi, asfaltın sıcaklığı, lastiklerin kalitesi, lastiklerin yıpranma durumu, hava sıcaklığı, yolun eğimi gibi bir çok fiziksel durumdan etkilenir.

Burada vereceğimiz oran düz ve kuru asfaltta   ABS donanımı olmayan araç içindir. Bilinenin aksine abs donanımı fren mesafesini kısaltmaz. Tam tersine fren mesafesini uzatır. Ancak güvenli bir duruş sağlar

Saatte 90 km hızla giden bir araçta fren mesafesi 52 metredir.

Hız arttıkça fren mesafesi de artar. Fren mesafesi hız artışının karesi oranında artar.

50 km hızla giden araç 100 km hızaçıkınca fren mesafesi 4 kart artar.

Durma Mesafesi : Durma mesafesi intikal mesafesi ile fren mesafesinin toplamıdır.

“Abi benim direksiyonum harikadır. Acayip fren yapar durdururum” El cevap durduramazsın. Sen aracı durduramazsın. Sen sadece frene basarsın.

Aracın durması bilimsel kurallara ve fizik yasalarına bağlıdır. Orta sekment bir araç yaklaşık 1050-1300 kg ağırlığındadır. Her markaya göre lastik ebatları farklıdır. Her marka lastiğin sürtünme ısınma katsayıları değişiklik gösterir.

Ortalama değerlerle kişinin psikolojik ve refleks durumları hariç olmak üzere saate 90 km hızla giden araçta durmak isteyen şoförün

  • Ayağını gaz pedalından kaldırıp fren pedalına basma süresi 0,25 saniyedir. (araç markalarına, gaz pedal derinliğine, fren kavrama noktasının yüksekliğine göre bu veri değişkenlik gösterir. Bu ortalama verirdir) bu 0,25 saniyede araç 18,8 metre yol kat eder. Yani siz frene bastınız. Bu esnada araç 18,8 metre daha ilerledi. Bu mesafeye intikal mesafesi denir.
  • Araç frene basıldıktan sonra marka ve ağırlık durumuna göre kuru ve sıcak olmayan asfaltta kaymaya başlayan araç 53,1 metre de durur. Bu mesafeye de fren mesafesi denir.

 

  • İntikal mesafesi ile fren mesafesinin toplamı da durma mesafesidir.

Bu veriler aracın fren sistemi markası ek donanımları, lastik ebat ve durumu aracın yükü gibi bir çok değişkenden etkilenir.

“Abi arabam şu marka. Bu araca bu hız fazla değil.” El cevap. Şu marka dediğin araç 1.200 kg  demir elementidir. Fizik kurallarına bağlıdır ve inan kinetik enerjisi seni öldürmeye fazlasıyla yeter.

Kendine güvenme, aracına hiç güvenme. Fizik kurallarını iyi anla. İyi bir direksiyon eğitimi. Ben artık  eğitim aldım her şeyi biliyorum. Bilmiyorsun hayatın sonuna kadar hep yeni öğrenme ve eğitim.  Hepsinin tek bir sonucu biraz daha dikkat, biraz daha yavaş.

Durma Mesafesi ile ilgili Karayolları Genel Müdürlüğünün Çizelgesi aşağıdadır.

EĞİMSİZ VE KURU ASFALT YOLDA ARAÇLARIN HIZLARINA GÖRE DURMA MESAFELERİ ( f=0,60 )

 

durma mesafesi

durma mesafesi

ABS Fren Mesafesini Uzatır mı Kısaltır mı

ABS

ABS Nedir: ABS frn sistemi Anti Lock Braking System olarak adlandırılır. Kilitlenmeyen fren sistemi anlamındadır.

ABS nin Çalışma Prensibi: Frene basıldığında tekerleklerin kilitlenmemesine, frene basıldığı halde direksiyon hakimiyetini kaybetmeme prensibine dayanır. Zira kilitlenmiş ve kızaklama dediğimiz şekilde sürüklenen bir araçta direksiyon hakimiyeti kaybolur. Ara.merkez kaç kuvveti, zemin, rüzgar gibi dış etkenlerle dinamiğini kaybeder. Frenin bırakılıp tekrar tekerleklerin dönmeye başlaması ile ters dinamik etkisiyle merkez kaç kuvveti ani yön değiştirir. Merkez kaç kuvvetinin sürtünme katsayısından yüksek olması sebebiyle de araç takla atar.

ABA fren sisteminde ise bu dezavantajlar ortaya çıkmaz. Frene basma ile tekerleklerin kilitleneceği anda elektronik ortamda frenler serbest bırakılır ve bu tekerlekleri tekrar dönmesi devamında tekrar tekerde kilitlenme anı ve tekrar frenin bırakılması şeklinde araç tamamen  durana kadar devam eder.

ABS Arızaları: ABS fren mekaniği karmaşık olman bir mekanik yapıya sahiptir. Tekerlekleri dönüş sayısı ile aracın reel hızı arasındaki denge ve ahengi sayan elektronik okuyucunun tetiklemesine bağlı bir sistemdir. Bu nedenle arızalar daha çok bu elektronik sistemlerden kaynaklanır. En çok görülen arıza sistemi ise yağışlı havalarda bu sensörün ıslanması ve işlevini yerine getirememesi nedeni ile olur. Bu yüzden araç üreticileri bu sensörün sıvı ile temasının zor olduğu yerlere koymalıdır. Buna rağmen bir çok bilindik markalarda dahi bu sensör ve elektronik aksamların kolayca ıslanacağı yerlere koyduğuna tanık olmaktayız

ABS Tarihi:   ABS fren sistemini ilk yapan Alman Voisin firmasıdır. Tekerleklerin dönüş hızı ile aracın reel hızı arasındaki koordinasyonu dengeleme prensibiyle harekete geçmiştir. Bu fren sistemi 1950 li yıllarda bazı uçaklarda da kullanılmıştır. 1978 yılında Mercedes ve BMW markaları bu fren sistemini kullanmışlardır. Şunu da unutmamak gerekir günümüzde kullanılan bir çok marka araçların kullandığı ABS sistemlerinde kalite farkı vardır. ABS ninde birçok dezavantajları nedeniyle bir çok marka belli bir hızın altında ABS sistemini devre dışı bırakmıştır.

Abs sistemi ve Fren Mesafesi: Bilinenin aksine ABS fren mesafesini kısaltmaz. Araçta nasıl bir donanım olursa olsun aracın durması belli fizik kuralları dahilindedir. ABS sadece aracın kaymasına ve direksion hakimiyetinin kaybedilmesinin önüne geçer. ABS sisteminde belirli aralıklarla tekerlekler serbest bırakılmaktadır. Bu serbest bırakılma esansında da araç hız-mesafe fizik kuralları gereği belli bir mesafe kat etmektedir. Bu mesafe süresi kadar da aracın durma mesafesi uzamaktadır.

“Abi arabamda ABS var. Frene bastığım gibi küt diye durduruyor.” Cümlesi arabasının havasını attırdı ancak tüm fizik kurallarını alt üst etti. Nicola Tesla bu cümleyi duysa fizikçi olduğuna utanırdı.

ABS Anti Blockade System  kısaltılmış halidir. Yani frenleme anında lastiklerin kitlenmesini önleyen, lastikler kitleneceği anda devreye girip freni bıraktıran, hemen akabinde tekrar freni devreye sokan bir sistemdir.

Amacı duruş mesafesini kesinlikle kısaltmak değildir. ABS nin amacı frenleme esnasında güvenli bir duruş, direksiyon hakimiyetini kaybetmemek ve frenleme esnasında direksiyon manevrası da yapabilmemizi sağlamaktır. Zira kitlenmiş ve kaymakta olan bir aracın direksiyonunu ne yöne çevirirsek çevirelim araç direksiyona cevap vermez.

ABS li fren sistemi tekerin her kilitlenmesinde saniyede yaklaşık 20 defa (markalara göre değişkendir) freni bırakmakta ve araç serbest kalmaktadır. Bu serbest kalma da da araç bir miktar daha yol kat etmektedir. Genel kanının tam aksine ABS fren sistemi durma mesafesini uzatmaktadır. Bazı markalar bu uzatmayı minimize etmek için belli hızların altında ABS yi devre dışı bırakan sistemler üretmişlerdir.  Ne derece sağlıklı olduğu tartışılabilir. Çünkü bu markalar saatte 60 km nin altındaki hızlarda ABS yi devre dışı bırakmışlardır. 60 km/h hızla giden metal ile meydana gelecek bir çarpışmadan çıkan kinetik enerji insanı öldürmeye yetecek güçtedir.

Vel hasıl arabamın markası şu frenimin markası bu. Bunları geçelim ve iyi bir direksiyon eğitimi ile bilinçli bir şoför olalım. Annelerimizin bir nasihatı vardır. “Yavrum biraz daha yavaş”

 

Sen Artık Sen değilsin Çünkü Sen Bir Şoförsün

Bir reklam filmi vardı. Artık sen sen değilsin derdi. Araç koltuğuna oturduğunuz anda artık siz siz olamamak zorundasınız. Ne mi olmak zorundasınız

  • Sinir sistemlerinizi aldırmalısınız. Artık hayata ve sorunlara karşı nötr duygular beslemelisiniz. Haksızlığa karşı kızmamalı sadece önceden tedbirinizi almış olmalısınız.
  • İleri düzeyde Alzheimer olmalısınız. Evin kirasından çocukların servis parasından tutan da kredi kartına kadar hayatınızda sizi gerebilecek ne varsa unutmalısınız. (Evlenme Yıl Dönümüz Hariç). Mekanik olarak bildiğimiz araçlar aslında şoförün beynini okumaktadır. Sizin aklınızdaki sorunlar ve psikolojik durumlarınız gaz pedalına fiziksel tepki, risklere karşı göz kararması olarak yansır.
  • İleri düzeyde Şizofren olmalısınız. Frene bastığınız anda tam arkanızda size çarpacak araç var mı bir daha kontrol etmelisiniz. Arkadan sizi yakın mesafeden takip eden biri olabilir. Şerit değiştirirken bir daha bakın. Tam yanınızda kara noktaya gizlenmiş sizi öldürmek isteyen sinsi bir düşmanınız olabilir. Arkadaki araç size çarpıp öldürmek üzere takipte, sağda ve soldaki araçlar hayatınıza kast için gizlenmiş bekliyor olabilir
  • Bütün Neşenizi Dışarda Bırakmalısınız. Sizi mutlu eden sevince boğan ne varsa unutun. Sizin yüksek neşeniz gaz pedalına basınç olarak yansır. Nötr olun ve yola bakın.

Artık direksiyondasınız ve siz artık siz değilsiniz, siz bir şoförsünüz. Sadece yola odaklanın ve bira daha dikkatli olun.

Burada anlatılanlar sadece özet. Daha detaylar için kendinize özel bir direksiyon dersi almalısınız.

Yeşil Işık Geçeceğinizi Değil Geçme Hakkınızın Olduğunu Belirtir

Daha İlkokuldan itibaren yanlış bir öğreti vardır. Yeşil ışık yanıyorsa ne yapılır? Cevap: Geçilir. Bu öğretinin sonu Yeşil ışıkta ölünür sonucuna çıkar.

Şu bir gerçektir hayat her zaman bize hakkımızı kullandırmamaktadır. Mesela herkes sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı vardır diye Anayasamız belirtirken yıllarca Haliç’in kokusunu soluduk. Bu örnekleri binlerce çoğaltabiliriz.

Kavşaklarda yeşil ışığın yanması bize geçme hakkını verir. Ama bu hakkımızı kullanmak realitede uygun mudur, hakkımıza bir tecavüz var mıdır mutlaka kontrol etmeliyiz.

Bu hak bize yolu kontrol etme, risk analizlerini yapma, yol ve hava durumuna göre hızımızı ayarlama, tüm bunların hepsi gerçekleşince yol müsaitse geçme hakkını verir. Zira yeşil ışıkta geçip de ışık ihlali yapan başka araçla kazaya karışan yüzlerce örnek vardır.

Böyle bir kazada tabi ki bizim kusurumuz olmayacak, kusur karşı tarafta olacaktır. Ama kusursuz olmamız bize yeni bir hayat ve sağlıklı bir beden vermeyecektir.

Yeşil yanıyorsa yeşilin yanması dışında tüm diğer şartlar uygunsa geçmeliyiz.

Yeşilde geçilir söylemi bir öğretidir. Yeşil ışık geçme hakkımızın varlığıdır demek eğitimdir. Trafiğe çıkmadan önce de mutlaka iyi bir direksiyon eğitimi almalıyız. Bu eğitimi de mutlaka direksiyon dersi vermeyi kendisine meslek edinen uzmandan almalıyız. Ankara bölgesinde iseniz bizi arayınız

Trafik Psikolojisi

Trafik Psikolojisi

İnsan davranışlarının hepsi kişinin psikolojik durumu ile ilgilidir.

Kişi psikolojik durumuna uygun eylemleri yapmaktan haz duyar. Psikolojik durumu uygun değilse o yapacağı iş ona işkence gelir.

İnsanın psikolojik durumu çıkıp dolaşmaya uygunsa çıkıp dolaşmaktan zevk alır. Evde oturmak ona zor gelir. Evde oturmak isteyen kişiye de çıkıp dolaşmak işkence olur.

Araç kullanmakta öyledir. Eğer psikolojiniz tam olarak araç kullanmaya uygunsa direksiyona geçin. Özellikle uzun yola çıkacağınız zaman tam anlamıyla ruhen ve bedenen hazırsanız direksiyona geçin. Şu saatte yola çıkacağım bu saatte yola çıkacağım diye kendiniz şartlayıp psikolojiniz bozmayın. Ne zaman yola çıkmayı istiyorsanız, ne zaman psikolojiniz tam olarak o yola uygunsa o zaman direksiyona geçin.

Yola gitmekten zevk alacağınız bir psikoloji ile yola çıkın ki zevkli bir yolculuğunuz olsun.